Türk edebiyatının ağır kalemlerinden biri olarak tanınan yazar Süha Oğuzertem, geçtiğimiz günlerde İstanbul'da çıkan bir yangında hayatını kaybetti. Eserleriyle birçok okuyucunun kalbinde taht kuran Oğuzertem’in ani vefatı, hem edebiyat çevrelerinde hem de sosyal medyada büyük bir yankı uyandırdı. Sanat dünyasının saygı duyduğu bir isim olan Oğuzertem, geride bıraktığı eserleri ve hayata dair görüşleriyle her daim hatırlanacak.
Yangının, Oğuzertem'in yaşadığı apartmanda sabah saatlerinde başladığı ifade edildi. Yangının çıkış nedeni henüz net olarak belirlenemezken, görgü tanıkları dumanların hızla yayıldığını ve bir anda binanın her tarafını sardığını bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, alevleri söndürmeyi başarsa da, Oğuzertem’in içerde mahsur kaldığı düşünülen dairesine ulaşamadı. Acil durum ekipleri tarafından yürütülen kurtarma çalışmaları ne yazık ki yetersiz kalmış ve yazarın cansız bedeni yangından sonra bulunabilmiştir.
Süha Oğuzertem, Türk edebiyatına olan katkılarıyla özellikle genç nesil yazarlar üzerinde derin bir etki bırakmıştır. Öykü, roman, deneme ve makale gibi pek çok türde eser veren Oğuzertem, yazım tarzı ve derinlikli karakter analizleriyle tanınırdı. Eserlerinden bazıları, çeşitli edebiyat ödüllerine layık görülmüştü. Onun kaleme aldığı hikâyeler, gerçek yaşamın çarpık yönlerini ustaca ele alarak okuyucularına yeni perspektifler sunuyordu.
Süha Oğuzertem’in ölümünün ardından sosyal medya platformlarında birçok ünlü yazar ve edebiyatçı, onun anısına başsağlığı mesajları yayınlayarak kaybının derin bir yara açtığını dile getirdi. "Süha, yalnızca bir yazar değil, aynı zamanda bir yol göstericiydi" diyen birçok isim, Oğuzertem’in eserlerinin geleceğe taşınacağına inanıyor. Onun yazıları, aynı zamanda pek çok kişinin edebiyat aşkını ateşlemiştir.
Oğuzertem’in anısına düzenlenmesi planlanan etkinlikler ve anma programları da sosyal medya üzerinden duyurulmaya başlandı. Tarih boyunca edebiyat dünyasında unutulmaz isimler olmuştur, ancak Süha Oğuzertem gibi bir kalem, nadir bulunur. Eserleri, sadece edebiyatseverler arasında değil, toplumun her kesiminde yankı bulmuştu. Kendine has üslubu, kelimelerde dans eden bir ritim oluşturmuş ve birçok insanın ruhuna dokunmuştur.
Yazarın son günlerindeki projeleri ve geleceğe dair umutları da, doğrudan hayatının son bulmasına sebep olan bu büyük trajedinin gölgesinde kaldı. Süha Oğuzertem’in, gelecek nesillere ilham verecek fikirleri ve projeleri olduğu biliniyordu. Edebiyat dünyasında eksikliği hissedilen bir isim olarak, onun yerini doldurmak elbette mümkün olmayacak. Ancak geride bıraktığı eserleri sayesinde, Oğuzertem’in sesi her zaman yankılanacak.
Ellerimle yayına hazırladığım haber, bu trajik olayı ve Oğuzertem’in hayatımda bıraktığı derin izleri paylaşmamız açısından oldukça önemli. Yazarın hayatı ve eserlerine bir nebze saygı duruşu niteliğinde bir yazıyla bu kaybı unutmamak gerektiğini düşünüyoruz. Süha Oğuzertem, edebiyat dünyasının karanlıkta parlayan ışığı olarak hatırlanacak ve eserleri, onu asla unutturmamak için daima okunacaktır.